
19. Ekim'de yapılan Likemind İstanbul buluşmasına ilk defa katıldım. O günden gerçekten çok etkilendiğimi sizlerle paylaşmak istedim. Öncelikle 'Likemind nedir?' diyenlere ufak bir açıklama yapmak istiyorum. Likemind İstanbul; Pazarlama yöneticileri, reklam profesyonelleri ve pazarlamanın geleceğine ilgi duyan benzer zihinli (likemind) kişilerin ayda bir buluşmasıyla oluşan şahane bir topluluktur.
İtiraf etmeliyim ki giderken kaygılarım oldukça fazlaydı. Öncelikle sanal bir grup toplantısıydı ve kimse birbirini tanımıyordu. İnsanlar nasıl birbirine açık olur ki ? diye düşünmedim değil hani. Bir yandan da gitmemin gelişimim açısından iyi olacağına inanıyordum. İki arada kalmak kadar kötü bir şey yok. Allahtan hep iyi düşünürüm. :)) Sabah 07:45'te Kanyon'da ki buluşacağımız kafedeydim. Epey gergindim. Kimse yoktu. 15 dak. sonra buluşma gerçekleşecekti ama kimse yoktu. Şüpheye düştüm. Haklısın dedim kötü tarafıma. :)) Fakat ben homurdanırken Özgür (Alaz) çıkageldi. Hemen yanına gidip kendimi tanıştırdım. Ve o dakikadan sonra kendimi süper bir topluluğun içinde buldum.
Konuşmayan kimse yoktu. Herkes birbirini tanımaya çalışıyor, anlatılanları can kulağıyla dinliyordu. Benim hedeflerim, isteklerim onlarla aynıydı. En çok ta beni şaşırtan bu oldu. Benzer zihinli topluluk diye boşuna denmediği apacık ortadaydı. Bu sektörde bu pozisyonda olmaktan her zaman hoşnutum. Fakat o gün bu kadar damarlarım da hissedeceğimi tahmin etmezdim. Şuanda bunları yazarken bile yüzümde ufak bir gülümseme var, keşke görebilseniz. :)
Bir seminerde ''Ne istediğini bilirsen işte o zaman başarırsın.'' demişti Yasemin Sungur. Bunu başarmaya çalışıyoruz hepimiz. Bir gerçek var ki böyle bir ortam da bulunmanın bana verdiği haz benim doğru izi takip ettiğimin tek göstergesi olduğunu düşünüyorum.
Yeni buluşmaları bekliyorum sabırsızlıkla, bunun yanısıra ilgimi çeken eğitim, seminer ve grupları sizinle de paylaşacağım. Umarım beni heycanlandırdığı gibi sizlerinde heycanlanmanızı sağlar.